Akciğer Kanseri, Kansere Bağlı Ölümlerde Başı Çekiyor
Akciğer kanseri, dünya genelinde kansere bağlı ölümlerin en önde gelen nedenlerinden biridir. Ülkemizde de her yıl yaklaşık 40 bin kişiye akciğer kanseri tanısı konuluyor. Bu kanser türünün en büyük nedeni ise sigara. Yapılan araştırmalar, akciğer kanseri vakalarının yaklaşık %85’inin sigarayla doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koyuyor. Ancak tütün tüketimi konusunda farkındalık artmasına rağmen, sigara kullanım oranları istenilen seviyelere düşmüyor.
Acıbadem Maslak Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Er, akciğer kanserinin erkeklerde en sık görülen, kadınlarda ise üçüncü sırada yer alan bir kanser türü olduğunu belirtiyor. Bu nedenle tütün kontrolü ve çevresel risklerin azaltılması gibi önlemlerin hayat kurtarıcı olabileceğine dikkat çekiyor.
Akciğer Kanserinde Erken Teşhis Hayat Kurtarıyor
Akciğer kanserinin erken teşhisi, tedavi başarısını ve hastanın yaşam süresini büyük ölçüde artırıyor. Prof. Dr. Er, erken teşhisin yüksek risk grubundaki bireylerin düzenli taramalarla mümkün olabileceğini vurguluyor. Bu taramalarda en sık kullanılan yöntem ise düşük doz bilgisayarlı tomografi (LDCT).
Erken evrede teşhis edilen akciğer kanserinde, tümörün cerrahi yöntemlerle çıkarılması birincil tedavi yöntemidir. Ayrıca bazı durumlarda, cerrahi öncesinde uygulanan kemoterapi veya radyoterapi (neoadjuvan tedavi), tümör boyutunu küçülterek ameliyatı kolaylaştırabilir. Cerrahiden sonra yapılan adjuvan tedavi ise hastalığın tekrarlama riskini azaltmayı hedefler.
Akciğer Kanserinin Belirtileri Nelerdir?
Akciğer kanserinin belirtileri, genellikle hastalığın erken evrelerinde hafif seyrettiği için hastalar tarafından göz ardı edilebiliyor. Bu da teşhiste gecikmelere yol açıyor. Ancak Prof. Dr. Özlem Er, uzun süre geçmeyen semptomlar konusunda uyarıyor:
- Sürekli ve geçmeyen öksürük
- Göğüs ağrısı
- Nefes darlığı
- Yorgunluk
- Ani ve açıklanamayan kilo kaybı
- Tekrarlayan akciğer enfeksiyonları
Bu belirtilerden bir veya birkaçı mevcutsa, zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmak gerekiyor.
Tütün Ürünlerinden Uzak Durun!
Sigara, puro ve pipo gibi tütün ürünlerinin tüm formları akciğer kanseri riskini artırıyor. Ayrıca, tütün dumanına pasif olarak maruz kalmak bile bu riski önemli ölçüde yükseltiyor. Bunun yanı sıra, akciğer kanseri riskini artıran diğer faktörler arasında şunlar bulunuyor:
- Mesleki tehlikeler: Asbest, radon ve kimyasal maddeler
- Hava kirliliği
- Kalıtsal kanser sendromları
- Kronik akciğer hastalıkları
Sigara bırakma programlarına katılmak ve çevresel riskleri azaltmak, akciğer kanserinden korunmanın en etkili yollarından biridir.
Akciğer Kanseri Tedavisinde Neler Kullanılıyor?
Akciğer kanserinin tedavisi, kanserin evresine, hastanın genel sağlık durumuna ve kanserin genetik profiline göre belirleniyor. Günümüzde birçok tedavi yöntemi bir arada kullanılarak daha iyi sonuçlar elde edilebiliyor.
- Kemoterapi: Kanser hücrelerini yok etmek için ilaçlar kullanılır.
- Hedefe Yönelik Tedavi: Kanser hücrelerinin büyümesini sağlayan yolları kapatan özel tedavilerdir.
- İmmünoterapi: Bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücreleriyle savaşmasına yardımcı olur.
- Radyoterapi ve Cerrahi: Özellikle tümör büyümesinden kaynaklanan semptomları hafifletmek için uygulanır.
Prof. Dr. Özlem Er, ileri evre akciğer kanserinde hastanın yaşam kalitesini artırmayı amaçlayan bu yöntemlerin, tedavinin bir parçası olarak sıklıkla tercih edildiğini belirtiyor.
Her Öksürük Geçici Değildir!
Akciğer kanseri, ölüm oranı yüksek bir hastalık olmasına rağmen, erken teşhis ve doğru tedaviyle kontrol altına alınabilir. Ancak bunun için hastaların belirtileri ciddiye alması ve rutin sağlık kontrollerini aksatmaması gerekiyor.
Sigaranın bırakılması, düzenli tarama testleri ve çevresel risk faktörlerinden korunma, akciğer kanserini önlemek için alınabilecek en etkili tedbirler arasında yer alıyor. Unutmayın, “Öksürüktür, geçer” demek yerine bir uzmana danışmak, hayat kurtarabilir!
