Bilim & Araştırma

Beyin Sağlığını Tehdit Eden Gıdalar Açıklandı

Ultra işlenmiş etler ve şekerli içecekler, Alzheimer riskini artırıyor

Günlük hayatın vazgeçilmezleri arasında yer alan sosisli sandviçler, salamlı pizzalar ve şekerli içecekler, beyin sağlığını sanıldığından çok daha fazla etkiliyor.
ABD’nin Virginia Tech Üniversitesi tarafından yürütülen yeni bir araştırma, beyin sağlığına en çok zarar veren gıdaların ultra işlenmiş etler ve şekerli içecekler olduğunu ortaya koydu.

Araştırmaya göre, bu gıdalardan günde sadece bir porsiyon fazladan tüketmek, Alzheimer ve diğer demans türleri de dahil olmak üzere bilişsel bozulma riskini önemli ölçüde artırıyor.

beyin fonksiyonları, fastfood,Bir Porsiyon Fazlası, Beyin Fonksiyonlarını Zayıflatıyor

Virginia Tech Üniversitesi bilim insanları, Michigan Üniversitesi’nin Sağlık ve Emeklilik Çalışması (Health and Retirement Study) verilerini kullanarak 55 yaş ve üzeri 4.750 kişiyi yedi yıl boyunca takip etti.
Katılımcıların bilişsel durumları iki yılda bir değerlendirildi ve beslenme alışkanlıklarıyla karşılaştırıldı.

Sonuçlar çarpıcıydı:

  • Ultra işlenmiş et ürünlerinden (sosis, salam, hazır etli pizzalar) günde bir porsiyon fazladan tüketenlerde bilişsel bozulma riski %17 arttı.

  • Şekerli içeceklerde (gazoz, aromalı çaylar, meyve aromalı içecekler) bu oran biraz daha düşük olsa da, %6’lık bir artış gözlendi.

Araştırmada, genel olarak ultra işlenmiş gıdaların tamamının bilişsel bozulma ile doğrudan ilişkili olmadığı, ancak özellikle işlenmiş etler ve şekerli içeceklerin beyin üzerinde en olumsuz etkiyi yarattığı belirtildi.
Tatlılar, tahıl bazlı ürünler ve sütlü hazır gıdalarda benzer bir ilişki görülmedi.

“Değişim Mümkün”

Çalışmanın ortak yazarı Prof. Brenda Davy, dengeli beslenmenin beyin sağlığı açısından önemine dikkat çekerek şunları söylüyor:

“Değiştirilebilecek şeyler var. Önemli olan, ölçülü olmak ve beslenme seçimlerinde makul davranmak. Tamamen yasaklardan değil, dengeyi kurmaktan bahsediyoruz.”

Prof. Davy’ye göre ultra işlenmiş ürünlerin bu kadar yaygın olmasının sebebi, kolay ulaşılabilir ve ucuz olmaları.
Ancak uzun vadede bu kolaylığın bedeli, nörolojik fonksiyonlarda azalma, unutkanlık ve bilişsel yavaşlama olarak karşımıza çıkabiliyor.

ABD’de Her İki Gıdadan Biri Ultra İşlenmiş

Araştırma, ABD’deki gıda tüketim alışkanlıklarına da ışık tuttu.
Verilere göre:

  • 2020 yılında hane halklarının satın aldığı gıdaların %65’i ultra işlenmiş ürünlerden,

  • içeceklerin ise %38’i bu gruptan oluşuyordu.

Bu, toplumun yarısından fazlasının günlük kalori ihtiyacını doğrudan ultra işlenmiş gıdalardan karşıladığı anlamına geliyor.
Araştırmacılar, gençler kadar yaşlı bireylerin de bu ürünleri sıklıkla tükettiğini, dolayısıyla riskin tüm yaş gruplarını kapsadığını belirtiyor.

“Yemek Pişirme Becerisi, Beyin Sağlığı İçin Koruyucu”

Araştırma ekibinden insan gelişimi uzmanı Ben Katz, sağlıklı beslenmenin yalnızca ne yenildiğiyle değil, nasıl hazırlandığıyla da ilgili olduğunu söylüyor:

“Bir diyeti takip etmek bir şeydir ama insanlara o diyeti hazırlama becerilerini kazandırmak bambaşka bir şey. Evde yemek pişirmek, bireyin yemeğiyle olan bağını güçlendirir ve farkındalığı artırır.”

Katz’a göre, yemek pişirme becerilerinin yeniden toplumun bir parçası haline getirilmesi, hem fiziksel hem de bilişsel sağlığın korunmasında etkili bir adım olabilir.

Ultra İşlenmiş Gıdalar Neden Tehlikeli?

Ultra işlenmiş gıdalar, yüksek şeker, tuz ve doymuş yağ içermelerinin yanı sıra, raf ömrünü uzatmak için kullanılan katkı maddeleriyle de dikkat çekiyor.
Bu tür bileşenler, beyindeki sinir hücreleri arasındaki iletişimi zayıflatabiliyor ve oksidatif stres adı verilen süreci tetikleyerek, hücrelerin daha hızlı yıpranmasına neden olabiliyor.

Beslenme uzmanları, bu gıdaların uzun vadeli tüketiminin beyin damarlarında iltihaplanmaya yol açabileceğini, bunun da Alzheimer, Parkinson ve demans riskini artırabileceğini belirtiyor.

Beyin Sağlığını Korumak İçin Ne Yapmalı?

Uzmanlara göre ultra işlenmiş gıdaları tamamen hayatımızdan çıkarmak zor olabilir; ancak bazı basit adımlarla beyin dostu bir beslenme düzeni oluşturmak mümkün:

  1. Et ürünlerinde doğal seçenekleri tercih edin. Sosis, salam yerine taze hindi veya tavuk eti kullanın.

  2. Şekerli içecekleri azaltın. Gazoz yerine limonlu su, taze sıkılmış meyve suyu ya da şekersiz bitki çaylarını deneyin.

  3. Hazır gıdalar yerine ev yapımı yemekler tüketin. Basit yemekleri kendiniz hazırlamak bile fark yaratır.

  4. Sebze ve tam tahıllara ağırlık verin. Lifli gıdalar beyin kan akışını destekler.

  5. Su tüketimini artırın. Beynin %75’i sudan oluşur; yeterli su, konsantrasyonu korumanın en temel yoludur.

Youtube Editörün Gözünden LinkKüçük Değişiklikler, Büyük Etki

Prof. Brenda Davy’nin sözleriyle, “Diyet bir yasaklar listesi değil, bir denge sanatıdır.”
Günde bir porsiyon daha az şekerli içecek içmek ya da hazır et ürünlerinden uzak durmak bile beyin sağlığını korumada uzun vadede büyük fark yaratabilir.

Ultra işlenmiş gıdaların hızlı tüketim kültüründe ne kadar yer edindiği düşünülürse, sağlıklı seçimler yapmak artık yalnızca bir tercih değil, bilişsel bir yatırım haline geliyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün