Teknoloji Kullanımı Boyun Fıtığı Riskini Artırıyor


Boyun fıtığı, her yaş grubunda görülebilen ve yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilen bir rahatsızlık olarak öne çıkıyor. Özellikle bilgisayar ve cep telefonu kullanımının artmasıyla gençlerde, kıkırdak esnekliğinin azalmasıyla ise ileri yaşlarda daha sık rastlanıyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Onur Yaman, boyun fıtığının nedenleri, belirtileri, tedavi yöntemleri ve alınabilecek önlemler hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Boyundan Kollara Uzanan Ağrı Önemli Bir Belirti
Prof. Dr. Onur Yaman, boyun fıtığının, omurlar arasındaki kıkırdak dokunun yerinden çıkarak kola giden sinirlere baskı yapmasıyla oluştuğunu belirtiyor. Bu durumun özellikle gençlerde teknoloji kullanımına bağlı olarak, ileri yaşlarda ise kıkırdak esnekliğinin azalmasıyla ortaya çıkabildiğini ifade eden Yaman, şu bilgileri verdi:
“Boyun fıtığının belirtileri genellikle boyunda ağrı ile başlar. Bu ağrı başa doğru yayılabilir. Fıtığın bulunduğu bölgeye göre kürek kemiklerinde ve omuzlarda da ağrı ortaya çıkabilir. Sinir üzerindeki bası arttığında kollarda ve parmaklarda uyuşma, karıncalanma, hatta ilerleyen dönemlerde kuvvet kaybı görülebilir.”
Boyun Fıtığı Ameliyatı Önden ya da Arkadan Yapılabiliyor
Boyun fıtığı tedavisinde her zaman cerrahiye gerek olmadığını belirten Prof. Dr. Yaman, gerekli durumlarda ameliyatın tercih edilebildiğini vurguluyor. Ameliyat yöntemleri hakkında bilgi veren Yaman, “Boyun fıtığı ameliyatı önden ya da arkadan yapılabilir. Bu tercih hastanın yaşı, fıtığın yeri ve sayısına göre şekillenir. Ön taraftan yapıldığında yemek borusu, nefes borusu, şah damarı gibi yapılar riske girse de bu risk oranı düşüktür. Arka taraftan yapılan ameliyatlarda ise enfeksiyon ve sinir hasarı gibi farklı riskler söz konusudur. Ancak günümüzde kullanılan ileri teknolojiler sayesinde bu riskler oldukça azalmıştır.” dedi.
Boyun Fıtığını Önlemek İçin Yaşam Tarzında Düzenlemeler Şart
Prof. Dr. Onur Yaman, boyun fıtığının tekrarlama riskini azaltmak için yaşam tarzında düzenlemeler yapılması gerektiğini vurguladı. Özellikle boynu öne eğen hareketlerden uzak durmanın önemine dikkat çeken Yaman, “Cep telefonuyla uzun süre vakit geçiriliyorsa mutlaka kulaklık kullanılmalı. Bilgisayar başında çalışanlar ekranı göz hizasına getirmeli. Boynu öne doğru eğen duruşlardan kaçınmak boyun fıtığının hem oluşmasını hem de tekrarlamasını önler.” diye konuştu.
Ayrıca ameliyat sonrası aynı bölgede tekrar fıtık oluşma ihtimalinin düşük olduğunu, ancak “komşu segment hastalığı” denilen üst bölgelerde sorun çıkma olasılığının yaklaşık yüzde 20 olduğunu belirten Yaman, hastaların özellikle başlarını öne eğen pozisyonlardan kaçınmaları gerektiğini vurguladı.
Boyun Fıtığı Çoğu Zaman Ameliyatsız Tedavi Edilebiliyor
Boyun fıtığı tedavisinde ameliyat dışı yöntemlerin de oldukça etkili olduğunu dile getiren Prof. Dr. Onur Yaman, “Hastaların önemli bir kısmında cerrahiye gerek kalmaz. Boyunluk kullanımı, fizyoterapi ile sırt ve boyun kaslarını güçlendirme, ağrıyı azaltan enjeksiyonlar gibi yöntemlerle şikayetler kontrol altına alınabilir. Bu sayede fıtığın ilerlemesi de durdurulabilir.” dedi.
Uzun Süreli Teknoloji Kullanımında Dikkat
Günlük yaşamda bilgisayar ve cep telefonu kullanımının artması, gençlerde boyun fıtığı riskini ciddi ölçüde artırıyor. Uzmanlar, uzun süreli kullanımda düzenli molalar verilmesi, doğru oturma pozisyonunun benimsenmesi ve başın öne eğilmemesi gerektiğini vurguluyor.
Boyundan başlayarak başa ve kollara yayılan ağrı, uyuşma ve hareket kısıtlılığı gibi belirtiler yaşayan kişilerin, gecikmeden bir uzmana başvurmaları büyük önem taşıyor. Erken teşhis sayesinde çoğu hasta ameliyatsız tedavi yöntemleriyle sağlığına kavuşabiliyor.



