Sporcular arasında yaygın bir diz yaralanması olan ön çapraz bağ kopması, kadın sporcularda erkeklere göre 4 ila 8 kat daha fazla görülüyor. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Davud Yasmin, bu yaralanmanın genellikle aşırı gerilmeye bağlı olarak meydana geldiğini belirtiyor.
Ön Çapraz Bağ Kopması Nedir?
Diz içinde yer alan dört ana bağdan biri olan ön çapraz bağlar, dizin stabilitesini sağlarken dönme hareketlerine yardımcı olur. Ancak bu bağlar, futbol gibi temas gerektiren sporlarda ters hareketler veya darbeler sonucunda kopabilir.
Ani Hareketlerden ve Kontrolsüz Yüklenmelerden Kaçının
Op. Dr. Davud Yasmin, ani yön değiştirme, sıçrama sonrası kontrolsüz yüklenme, yüksekten düşme, trafik kazaları gibi durumların ön çapraz bağ yaralanmalarına neden olabileceğini ifade ediyor. Özellikle fiziksel aktivite sırasında dizden gelen sesler, şişme ve şiddetli ağrı gibi belirtiler önem taşıyor.
Ön çapraz bağ kopması nasıl tedavi ediliyor?
Tedavi yöntemleri hastanın yaşına ve yaşam tarzına göre değişiyor. Genç ve aktif bireylerde cerrahi tedavi tercih edilirken, daha ileri yaşlarda cerrahi genellikle önerilmiyor. Çocuklardaki yaralanmalarda ise ileride kalıcı hasarları önlemek için özel cerrahi yöntemler uygulanıyor.
Duruş bozukluğu fıtık nedeni olabilir
Rehabilitasyon Süreci Anahtar Rol Oynuyor
Tedavi süreci ortalama 3 ay sürerken, spora dönüş 6 ayı bulabiliyor. Erken dönem fizik tedavi ve rehabilitasyonun, ameliyatın başarısında belirleyici olduğu belirtiliyor. Ayrıca buz uygulamaları, koltuk değneği kullanımı ve bacağa elevasyon yapılması iyileşmeyi destekliyor.
Kas Güçlendirme ve Isınma Şart
Tedavi edilen bağların yeniden kopma riski her zaman mevcut. Bu riski en aza indirmek için spor öncesi esneme ve ısınma hareketleri yapılması, bacak kaslarının güçlendirilmesi ve düşmelere yönelik özel tekniklerin öğrenilmesi öneriliyor.
Ön Çapraz Bağ Kopması Belirtilerine Dikkat!
Diz şişmesi, uyuşma, şiddetli ağrı, hareket kaybı ve dizden ses gelmesi gibi belirtiler yaşanıyorsa, bir ortopedi uzmanına başvurulması gerekiyor. Fiziki muayene ve görüntüleme yöntemleriyle tanı konulması, tedavi planlamasında önemli bir adım.
